Küresel kamu borcu 2010 yılından bu yana iki katına çıkarak 2023 yılında 97 trilyon dolara ulaşmıştır. Dünya nüfusunun yüzde 40'ından fazlası, borç faizi ödemelerine eğitim ve sağlıktan daha fazla harcama yapan ülkelerde yaşamaktadır.
BM Ticaret ve Kalkınma Örgütü (UNCTAD) 60. yıldönümünü kutlarken, ticaret ve kalkınmanın geleceğini şekillendirecek konuları incelemeye oldukça önem vermektedir. Bu kapsamda geliştirilen “Birlikte İleriye” serisi, kamu borcu gibi gelişmekte olan ülkeler için büyük vaatler ve zorluklar içeren önemli konuları araştırmaktadır.
Birlikte ileriye serisi amacı;
- Kamu ve dış borcun artan zorluklarının üstesinden gelmek,
- E-ticaret ve dijital ekonominin herkes için işler hale getirilmesini sağlamak,
- Daha çeşitli ve dirençli ekonomiler inşa etmek,
- Ticaretin gezegen için daha iyi işler hale getirmek.
Artan kamu borcu ekonomik büyümeyi büyük ölçüde kısıtlamakta ve altyapı, sağlık ve eğitim gibi kalkınma için kritik sektörlere yapılan yatırımları sınırlamaktadır. Yüksek kamu borcu aynı zamanda borçlanma ve geri ödeme kısır döngüsüne yol açarak 1980'lerdeki Latin Amerika borç krizinde görüldüğü gibi, temerrüt ve ekonomik kriz riskini de beraberinde getirmektedir (Bu dönem genellikle “kayıp on yıl” olarak adlandırılmaktadır).
Ayrıca küresel kamu borcu 2010 yılından bu yana iki katına çıkarak, 2023 yılında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 97 trilyon dolara ulaşmıştır. Şu anda yaklaşık 3,3 milyar insan (dünya nüfusunun yüzde 40'ından fazlası) borç faizi ödemelerine eğitim ya da sağlıktan daha fazla harcama yapan ülkelerde yaşamaktadır.
Dahası, 2023 yılında neredeyse yarısı Afrika'da olmak üzere 54 gelişmekte olan ülke, hükümet fonlarının en az yüzde10'unu borç faizi ödemelerine ayırmıştır.
BM Ticaret ve Kalkınma Genel Sekreteri Rebeca Grynspan konuya dair; “Uluslararası toplumda, gelişmekte olan ülkelerdeki borçları sürdürülebilir olarak görme yönünde endişe verici bir eğilim var, çünkü bu borçlar bir miktar fedakârlık yapıldıktan sonra ödenebilir,” diyor ve ekliyor, “Bu görüş, faiz ödemelerine zorla yer açmak için atlanan öğünleri, vazgeçilen eğitim yatırımlarını ve sağlık harcamalarının eksikliğini, altyapıya yapılan yatırımların azalmasını göz ardı ediyor.”
Yaklaşan Yaygın Bir Borç Krizi
Geçtiğimiz on yıllar boyunca, gelişmekte olan ülkeler, kalkınma projeleri için borçlanma, dalgalanan emtia fiyatları ve açıkları finanse etme ihtiyacı gibi faktörlerin bir araya gelmesiyle dış kamu borcunda önemli bir artış görmüştür.
2022 yılı sonu itibariyle, gelişmekte olan ülkelerin dış borcu (döviz cinsinden borçlanılan fonlar) yüzde 15,7 artarak 11,4 trilyon dolara ulaşmıştır. Düşük gelirli ülkelerin yarısının ve yükselen piyasa ekonomilerinin yaklaşık dörtte birinin borç sıkıntısı içinde ya da buna yakın olduğu düşünüldüğünde, küresel bir borç krizi olasılığı yüksektir. Ayrıca gelişmekte olan ülkelerin bütçelerini sınırlayan, kamu borç servis maliyetlerindeki artış da aynı derecede endişe vericidir.
2023 yılında, gelişmekte olan ülkeler 2021 yılına göre yüzde 26 artışla 847 milyar dolar net faiz ödemiştir. Bu ülkeler ABD'den iki ila dört kat, Almanya'dan ise 6 ila 12 kat daha yüksek oranlarda uluslararası borçlanmışlardır. Dahası, 2023 yılında, neredeyse yarısı Afrika'da olmak üzere, 54 gelişmekte olan ülke, hükümet fonlarının en az yüzde 10'unu borç faizi ödemelerine ayırmıştır. Bununla beraber COVID-19 salgını, ülkelerin ekonomik etkilerini hafifletmek ve halk sağlığı önlemlerini desteklemek için yoğun bir şekilde borçlanmasıyla, var olan durumu daha da kötüleştirmiştir.
BM Ticaret ve Kalkınmanın gelişmekte olan ülkelerin kamu borçlarını yönetme çabalarını desteklemedeki rolü
BM Ticaret ve Kalkınma, araştırma, teknik iş birliği ve fikir birliği oluşturma yoluyla gelişmekte olan ülkelerin kamu borçlarını daha etkin bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmakta ve uluslararası borç mimarisinin bu ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmesini savunmaktadır.
Araştırma ve Analiz
Küresel ve ulusal borç yönetimi stratejilerini bilgilendirmek için titiz araştırmalar ve politika analizleri yürüten UNCTAD, uluslararası borç alanındaki en önemli gelişmelerin ve yeni ortaya çıkan konuların zamanında analiz edilmesini sağlamaktadır.
Temel yayınlar arasında yıllık Ticaret ve Kalkınma Raporu ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Genel Kurul'a sunduğu, gelişmekte olan ülkelerdeki dış borçla ilgili temel konuları analiz eden ve Genel Kurul'da borç kararına ilişkin müzakereleri kolaylaştıran dış borç raporu yer almaktadır.
Teknik İş Birliği
UNCTAD Teknik yardımlarını gelişmekte olan ülkelerin değişen borç ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde uyarlamaktadır. Örneğin, 1981 yılından bu yana Borç Yönetimi ve Mali Analiz Sistemi (Debt Management and Financial Analysis System-DMFAS) programı, Moritanya ve Çad gibi en az gelişmiş ülkeler de dahil olmak üzere, 75 ülkede 115'ten fazla kurumun kamu borcunu etkin bir şekilde yönetme kapasitelerini güçlendirmelerine yardımcı olmuştur.
Program, borç yönetimi araçları ve eğitimi sağlayarak ülkelerin kamu maliyelerini ve borç portföylerini daha iyi kaydetmelerini, izlemelerini, analiz etmelerini ve raporlamalarını sağlamaktadır.
Sürdürülebilir Kalkınma Finansmanı Değerlendirmesi, COVID-19 krizinin seçilmiş gelişmekte olan ülkelerin, dış mali ve kamu borcu sürdürülebilirliği üzerindeki etkisini analiz etmektedir. Ayrıca finansal ve borç sürdürülebilirliği ile uyumluluğu sağlarken, bu ülkelerin temel SKH'lere ulaşmak için finansman ihtiyaçlarını da belirlemektedir.
Fikir Birliği Oluşturma
BM Ticaret ve Kalkınma iki yılda bir Uluslararası Borç Yönetimi Konferansı düzenlemektedir. Konferans, dış ve iç borç, borç yönetimi ve kamu maliyesi alanlarındaki en önemli konuları tartışmak üzere dünyanın dört bir yanından üst düzey ulusal ve uluslararası borç yöneticileri ile uzmanları bir araya getirmektedir.
Benzer şekilde, sürdürülebilir kalkınmanın finansmanı için Addis Ababa Eylem Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi'nin uygulanmasındaki sorunları ve zorlukları tartışmak amacıyla bir forum sağlayarak, kalkınma için finansman konusunda yıllık hükümetler arası uzmanlar grubu toplantısı düzenlemektedir. Ayrıca G20 Uluslararası Finansal Mimari Çalışma Grubuna da çeşitli katkılarda bulunmaktadır.
Kuruluşun fikir birliği oluşturma çabalarının merkezinde borç sürdürülebilirliği çerçeveleri yer almaktadır. Uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, sorumlu borçlanmaya rehberlik etmek ve yönetilebilir borç seviyelerini korumak için bu çerçeveleri teşvik etmektedir. Ayrıca, BM Ticaret ve Kalkınma, adil ve şeffaf borç yeniden yapılandırma süreçlerini savunmakta, kapsayıcı ve eşitlikçi borç hafifletme tedbirleri sağlamak için uluslararası tartışmaları ve müzakereleri desteklemektedir.
Sürdürülebilir ve kapsayıcı borç çözümlerine doğru birlikte ilerleyelim.
BM Ticaret ve Kalkınma, yaygın bir borç krizini önlemek ve daha sürdürülebilir, kapsayıcı bir sistem oluşturmak için küresel finansal mimaride kapsamlı bir reform yapılması çağrısında bulunmaktadır.
Bu çerçevede sunduğu temel tavsiyeler şunlardır:
- İmtiyazlı kredi ve hibelerin arttırılması. Çok taraflı ve bölgesel bankaların kredi verme kapasitelerini arttırmak için ana sermayelerinin arttırılması. IMF'nin üye ülkelerin parasal rezervlerini artırmaları için yarattığı bir tür uluslararası para birimi olan özel çekme haklarının (SDR) ihraç edilmesi.
- Finansman hüküm ve koşullarında şeffaflığın artırılması. Borç alanlar ve verenler arasındaki kaynak ve bilgi asimetrisini azaltmak ve yıkıcı kredi uygulamalarını caydırmak için yasal önlemler almak.
- Gelişmekte olan ülkelerin merkez bankası swapları yoluyla yabancı para birimlerine erişiminin genişletilmesi.
- Dış krizler sırasında dayanıklılıklarının artırılması. Borç geri ödemelerinin durdurulmasına izin vermek ve kriz yönetimi için nefes alma alanı sağlamak için borçluların yükümlülüklerine ilişkin iklime dirençli borç maddeleri gibi bekleme kuralları uygulamak.
- Küresel borç mimarisi içerisinde otomatik yeniden yapılandırmalar ve daha iyi bir küresel finansal güvenlik ağı için kurallar geliştirilmesi.
- Devlet borçlarının yeniden yapılandırılmasını koordine etmek ve yönlendirmek üzere küresel bir borç otoritesinin kurulması.
Geleceğe bakarken, BM Ticaret ve Kalkınma, gelişmekte olan ülkeleri dış kamu borçlarının karmaşıklığı konusunda destekleme kararlılığını sürdürmektedir. Titiz analizler, iş birliği ve ileriye dönük tavsiyeler yoluyla, küresel borç mimarisini gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaçlarına göre yeniden düzenleyebileceğine dair inancı tamdır.