BİR BİLENE SORDUK

GÖZETİM UYGULAMALARI

 Mehmet EKTİ

Gümrük Müşaviri

Ülkemizin de taraf olduğu “Gümrük Tarifeleri ve Genel Anlaşmasının ( GATT ) VII. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme”ye göre, ithal eşyasının gümrük kıymeti eşyanın satış bedelidir. Satış bedeli ise, Türkiye’ye ihraç amacıyla yapılan satışta Gümrük Kanunu’nun 27 ve 28’inci maddelere göre gerekli düzeltmelerin yapıldığı, fiilen ödenen veya ödenecek fiyattır. Fiilen ödenen veya ödenecek fiyat, ithal eşyası için alıcının, satıcıya veya satıcı yararına yaptığı veya yapması gereken ödemeleri kapsamaktadır. İthal eşyası karşılığında yapılacak ödemeler, para transferi şeklinde olabileceği gibi, akreditif veya ciro edilebilir bir kıymetli evrak kullanılarak doğrudan veya dolaylı yapılabilmektedir. Ulusal mevzuatımızda da gümrük kıymetinin hangi esaslar uyarınca belirleneceğine ilişkin hususlar, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 23 ila 31 ile Gümrük Yönetmeliği’nin  35 ila 49’uncu  maddeleri ile düzenlenmiştir.

Yukarıda belirtildiği gibi, herhangi bir şekilde dış alım veya satıma konu olacak eşyanın gümrük kıymetinin ithalatçı ve ihracatçı arasında yapılacak sözleşmeler gereği fiilen ödenen veya ödenecek olan değerlerin toplamı olduğunu göstermekle birlikte, gümrük ve dış ticaret uygulamalarında ithal eşyasının vergilendirmeye esas gümrük kıymeti her zaman eşya için satıcı firmaya ödenen gerçek satış bedelinden ibaret olmamaktadır. Ülkemizde bazı malların ithalinde mevcut olan gözetim ve referans fiyat uygulamaları gibi bazı mekanizmalar dış ticaret erbabını, gümrük idarelerinde ithal eşyasının gümrük kıymeti beyanında gerçekte bu eşya için yurtdışına ödedikleri bedelden daha yüksek  bir kıymeti beyan etmeye zorlamaktadır.

Ülkemizin ticaret politikası önlemleri kapsamında uygulanmakta olduğu tarife dışı engellerden biri de ithalattaki gözetim uygulamasıdır. Gözetim uygulamasının görünürdeki amacı, belirli bir malın ithalatında kaydedilen gelişmeleri izlemek olmakla birlikte uygulamada ithalatçı işletmeler açısından doğurduğu sonuç, ithal eşyasının gümrük kıymetinin gerçek kıymetin daha üzerinde beyan edilerek vergi matrahlarının yükseltilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Gözetim uygulaması, yükümlülerin gözetim belgesi olmaksızın ithal etmek istedikleri eşyanın gümrük kıymetini gözetim tutarına yükseltmeleri ve bu şekilde gümrük idarelerine beyanda bulunmaları veya gümrük kıymetini gözetim tutarından daha düşük bir kıymetten beyan eden kişilere gümrük idaresi tarafından ek ithalat vergileri tahakkuk ettirilmesi şeklinde vücut bulmaktadır.

Türkiye’de gözetim uygulaması ilk kez 02.05.2003 tarihli 2003/5567 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan, “Çin Halk Cumhuriyeti Menşeli Malların İthalatında gözetim ve Korumu Önlemleri Hakkında Karar” ile yürürlüğe girmiştir. Daha sonra 29.05.2004 tarihli 25476 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2004/7304 sayılı Resmi Gazete’de yayımlalan “İthalatta Gözetim Uygulaması Hakkında Karar” ile temel gözetim önlemleri kararı yayımlanmış ve sonraki gözetim önlemleri bu karara dayanılarak yayımlanan tebliğlerler yürürlüğe girmiştir.

Bir eşyaya gözetim uygulamasına, başvuru üzerine veya re’sen yapılacak bir değerlendirme sonucunda Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü tarafından karar verilmektedir. Yapılan değerlendirme sonucunda, şikayet konusu eşyanın  ithalat şartları ve yerli üreticiler üzerindeki etkisi dikkate alınarak anılan eşya hakkında gözetim uygulanması önlemi alınmaktadır.

Gözetim kararı “Gözetim Belgesi” düzenlenmesi yoluyla ileriye yönelik veya gerçekleşen ithalatı değerlendirmek üzere geçmişe yönelik olarak da uygulanabilmektedir. 

İthalatçı tarafından ithal edilmek istenilen eşyanın gümrük kıymeti, gözetim tebliği ile belirlenen “eşik fiyat”ın altında ise anılan firmanın İthalat Genel Müdürlüğü’ne başvurarak “Gözetim Belgesi” alması gerekmektedir. İthalatçı firmanın usulüne uygun başvurusu üzerine İthalat Genel Müdürlüğü tarafından 10 iş günü içerisinde talep edilen tüm miktar üzerinden “Gözetim Belgesi” düzenlenmektedir. Anılan, belge gümrük beyannamesine eklenmekte ve başka  bir firmaya devri söz konusu olamamaktadır. Gözetim belge aslı ile ithalatı tamamlanmış ise ithalat beyannamesinden ve faturasından birer örnekleri belge geçerlilik süresinin bitiminden itibaren 10 iş günü içerisinde belge sahibi tarafından İthalat Genel Müdürlüğü’ne iletmesi gerekmektedir

Mevzuat düzenlemesi böyle olmakla birlikte, pratikte ithal eşyasının gözetim önlemi ile belirlenen “eşik fiyat”tan düşük olduğu durumlarda, anılan Genel Müdürlük gözetim belgesi vermemektedir.

Eşya kıymetinin Gözetim Tebliğinde belirtilen kıymetten düşük olması durumunda ise birim fiyatın Gözetim Tebliğinde belirtilen kıymete yükseltilmesini sağlayacak şekilde yurtdışı gider beyan edilmesi halinde “Gözetim Belgesi” ibrazı istenilmemektedir. Böylece, bir anlamda ithalatçılar tebliğle belirlenen “eşik fiyat” üzerinden beyanda bulunmaya zorlanmaktadır.

Örneğin, 2020/8 sayılı “İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ” ile 0807.11.00.00.00 GTİP’e giren “Karpuzlar”ın ithalatında 300 ABD Doları/Ton “eşik fiyat” tespit edilmiştir.

Gümrükler Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 29.11.2016 tarihli,2016/8 sayılı Genelge ile 2012/3 sayılı Genelgenin 3.maddesinde, “Gümrük Yönetmeliği’nin 180. maddesi kapsamında yapılan kontrolde, gözetim belgesi olmadığı halde beyan edilen kıymetin ilgili tebliğde belirtilen kıymete ulaşmaması durumunda, yükümlü ek beyanı ile ithal eşyasının kıymetinin ilgili tebliğde belirtilen kıymete ulaşmasını sağlarsa eşyanın serbest dolaşıma girişinde Gözetim Belgesi aranılmayacaktır.söz konusu ek beyan, BİLGE programında usulüne uygun olarak ‘’ Yurt Dışı Diğer Giderler’’ altında yapılabilecektir. Mükellefin ek kıymet beyanı sonucu oluşan kıymet, eşyanın nihai kıymeti olarak değerlendirilerek, başka bir işleme gerek kalmaksızın, serbest dolaşıma giriş işlemleri tamamlanacaktır” denilmektedir.

Demek ki, ithalatçı yurtdışından tonunu 150 ABD Doları’ndan temin ettiği “Karpuzlar”ın gümrük kıymetini beyan ederken ton başına 150 ABD Doları daha “yurtdışı gider” beyan ettiğinde, “Gözetim Belgesi” olmaksızın ithalatını gerçekleştirecektir.

Getirilen bu düzenlemelerle, ithalatçıların 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nda belirtilen “eşyanın kıymeti” ile ilgili hükümlerle hiçbir şekilde bağdaşmayan yüksek orandaki “eşik fiyat”tan kıymet beyanı yapmaya zorlandıkları açıktır. Böylece, vergi oranları değiştirilmeksizin anılan eşyanın ithalatından daha yüksek miktarda vergi tahsil edilmekte ve bir çeşit “kıymet bariyeri” oluşturulmaktadır. Bu yönüyle Türkiye, dış ticarette yarattığı teknik engellerle Dünya Ticaret Örgütü’nü şaşırtmaya devam etmektedir.

 

KAYNAKÇA

  • ithalatta Gözetim Uygulaması Hak. Karar ( 2004/7304 )
  • İthalatta Gözetim Uygulanması Yönetmeliği (08.06.2004/25486 R. G.)
  • Makale (Gümrük Müfettişi Fatih UZUN)
  • PC külliyat programı
  • Evrim programı
  • 2019/1 sayılı Genelge
  • 2020/8 sayılı Tebliğ
  • 4458 sayılı Gümrük Kanunu
  • Gümrük Yönetmeliği

 

SORU VE CEVAPLAR

Soru 1 : Gözetim belgesi almak için firmalar nereye başvuru yapabilirler?

Cevap :  Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü’ne başvurabilirler.

 

Soru 2 : Firmalar Gözetim Belgesini alamayacak durumda ise nasıl bir yol izleyebilirler?

Cevap : Eşyanın kıymetine “yurtdışı gider” ekleyerek “eşik fiyat”a erişen bir beyanda bulunabilirler.  Böyle durumda da Gözetim Belgesi talep edilmez.

 

Soru 3 :  Gözetim Belgesi ne kadar süre geçerlidir?

Cevap : Gözetim belgesi verildikten sonra 6 ay süreyle geçerli bir belgedir.

 

Soru 4 : Gözetim Belgesi sahibi firmalar ithalat işlemini tamamladıktan sonra ne kadar sürede  ve nereye bu belgeyi nereye teslim etmekle yükümlüdür?

Cevap :İthalatçı firmalar Gözetim Belgesi aslını, belge bitiş tarihinden sonra  10 iş günü içerisinde  İthalat Genel Müdürlüğü’ne beyannameden ve faturasından birer örnekle beraber teslim etmekle yükümlüdür.

 

Soru 5 : Gözetim Belgesinde kayıtlı kıymet veya miktarı toplam hangi oranda aşması ithalatın yapılmasını engellemez?

Cevap : Gümrüklerce tespit ve  kabul edilen  kıymet veya miktarın, Gözetim Belgesinde  kayıtlı kıymet veya miktarı, toplam %5'ten (%5 dahil) daha  az bir oranda aşması  ithalatın yapılmasına engel teşkil etmez